Amazon
 
   
 

 

 
 

  Brezilya bayrağında sarı topraklarından bol miktarda çıkartılan altını, mavi denizi ve yeşil ormanları temsil eder.

                  1500 yılında Portekizli denizci Pedro Alvares Cabral tarafından keşfedilen Brezilya, önce bir Portekiz kolonisi iken 1822 yılında bağımsızlık ilanından sonra Brezilya İmparatorluğu ve 1889 yılında başkanlık sistemiyle yönetilen Brezilya Federe Cumhuriyeti şekline dönüştü.

                                

     Brezilya Kuzey, Kuzeydoğu, Güneydoğu, Ortabatı ve Güney bölgeleri olmak üzere beş ana bölgeye ayrılmıştır. Her bölge diğerinden gerek iklim gerekse kültürel açıdan çok farklı özelliklere sahiptir.

     Kuzey Brezilya

 
      

    

    

 

     Acre, Amapá, Amazonas, Pará, Rondônia, Roraima ve Tocantins eyaletlerinden oluşan Kuzey Brezilya Bölgesi Brezilya’nın yüzölçümü açısından %39,07’sini kaplar ve toplam nüfusun %6’sını barındırır. Bu bölgenin büyük bölümü ormanlarla kaplıdır. Bölgedeki şehirler genellikle altın madenlerinin yakınlarında kurulmuşlar, madenler tükenince ormancılık ve tarım gibi geçim kaynaklarına yönelmişlerdir.

 
 

     Amazon Nehri havzası dünyanın denizlerden sonra gelen en büyük oksijen kaynağı olan bir doğa harikası olup nehir Atlantik Okyanusuna her gün 10 milyon nüfuslu bir şehrin dokuz yıllık su ihtiyacını karşılayacak kadar su akıtır. 6.700 km uzunluğundaki bu nehir 1.500 ayrı tür balığı barındırır, nehrin semalarında 1.800 ayrı tür kuş uçar, 250 tür memeli hayvan nehrin kıyılarında yaşar ve onbinlerce tür böcek ve bitkiler bu bölgede bulunur.

                        

     Bölgenin en önemli şehirleri Manaus ve Belém’dir. Manaus, Amazonlar nedeniyle bir turizm beldesi olmanın yanı sıra Brezilya’nın en büyük serbest ticaret bölgesidir ve bir çok elektronik eşya fabrikası ile sanayileşmiş ve gelişmiştir. Amazon Ormanının ana giriş kapısı olan Manaus’a  her gün uçuşlar bulunmakta ise de bu şehre ulaşmak için daha acelesiz ve zevkli bir yöntem Amazon Nehrinin Atlantik Okyanusuna döküldüğü deltanın ağzında konuşlanmış Belém kentine uçup oradan gemi ile ormanların içinden geçerek gitmektir.

 

 

     Kuzeydoğu Brezilya

     Brezilya’nın kuzeydoğu bölgesi yüzölçümü açısından ülkenin %18’ini kaplar ve Alagoas, Bahia, Ceará, Maranhão, Paraíba, Pernambuco, Piauí, Rio Grande de Norte ve Sergipe eyaletlerinde ülke nüfusunun %29’u yaşar.

     Brezilya’nın kuzeydoğu eyaletleri yöresel müzik, yemek, el sanatları ve dansların en çeşitli olduğu bölgelerdir.  Bu bölgenin, özellikle kusursuz hava koşulları ve muhteşem kumsallar arayan turistler için dünyanın en çok aranan tatil belgelerinden biri olabilmesi için hiç bir eksiği yoktur.  Rio de Janeiro ve São Paulo gibi şehirlerde yaşayan Brezilyalıların bile tatillerde bu bölgeye akın etmesi boşuna değildir.  Özellikle Recife, Natal ve Salvador’un Avrupa kıtasına yakınlıkları nedeniyle kısa bir süre sonra bugünkünden de uğrak bir turizm beldesi olmaları beklenmektedir.

                           

 

 
 

   Kuzeydoğu Bölgesi, Kuzeyde São Luís’den güneyde Bahia havzasına kadar 3,200 kilometrelik sahil boyunca birbiri ardına gelen, aralıksız ve bembeyaz yumuşak kumlu kumsallara sahiptir.  Tarih ile ilgilenenler için ise Brezilya’nın eski başkenti Bahia’da eşsiz mimari başyapıtlar olan çeşitli tarihi binalar ve mahalleleri gezebilirler. 

     Ortabatı Brezilya

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

     Aynı bölgede bulunan Araguaia Nehri dünyanın en zengin balık kaynaklarına sahip olduğu gibi Bananal Adası da dünyanın bir nehirde bulunan en büyük adasıdır. 

Vahşi yaşam izlemeyi sevenlerden amatör balıkçılara kadar bir çok kişi sene boyunca bu güzel bölgeye akın eder.  Bölgede yaygın efsaneye göre siyah bir puma geceleri çok güzel bir kadın, nehirde yaşayan pembe bir yunus da çok yakışıklı bir erkek şekline girip uyumakta olan kişilerin yatağına girer ve onları mutlu eder.  

Güney Brezilya

           

     Brezilya’nın %7’sini kaplayan Güney Bölgesi, Paraná, Santa Catarina ve Rio Grande de Sul eyaletlerinde ülke nüfusunun %15’ini barındırmaktadır.

     Brezilya’nın hikayesi, atalarının yaşam tarzını ve törelerini koruyan sayısız Avrupalı göçmenin yerleştiği Güney bölgesinde son buluyor. Almanlar, İtalyanlar, İsviçreliler, Polonyalılar ve Ukraynalıların her biri ülkenin en iyi şaraplarının ve “Gaúcho” şeklinde tanımlanan Brezilyalı sığır çobanlarının yetiştirdiği büyükbaş hayvanlardan  gelen olağanüstü lezzetli etin üretildiği Güney Brezilya’da kendilerine özgü adetleri devam ettirmektedirler.

 

 

 

  

     Sahil boyunca sıralanan São Luís, Fortaleza, Natal, João Pessoa, Recife, Maceió, Salvador, ve Porto Seguro şehirlerinin de her biri de kendine özgü güzellikleri ve kum tepelerinde deve ile geziden modern su parklarına kadar faklı program seçenekleriyle yaşam boyu unutulmayacak bir tatil olanağı sağlar.

Yandaki fotoğrafta görülen jangada adlı geleneksel balıkçı teknesi ile yapılacak gezinin tadına doyum olmaz.

     Güneydoğu Brezilya

  

     Yüzölçümü açısından Brezilya’nın %11’ini kaplayan Güneydoğu bölgesi, özellikle São Paulo, Rio de Janeiro ve Belo Horizonte kentlerinde Brezilya’nın tüm nüfusunun hemen hemen yarısını barındırır.

 

    

 

     Güneydoğu bölgesinin yüzölçümü açısından en büyük eyaleti ve sayısız tarihi eserlere sahip olan Minas Gerais’ın başkenti Belo Horizonte, her biri canlı birer tarihi eser olan Ouro Preto, Tiradentes, Congonhas, Mariana ve São João del Rey şehirlerinin giriş kapısıdır.

       

     17 milyonluk nüfusuyla Brezilya’nın en büyük kenti olan São Paulo herhangi bir ziyaretçinin beklentilerini karşılayacak tüm altyapıya fazlasıyla sahiptir. Kusursuz lokantaları, sofistike gece kulüpleri, şirin barları, müzik gösterileri, tiyatrolar, sinemalar, müzeler, sanat galerileri, modayı yakından takip eden butikleri ve alışveriş merkezleri ile São Paulo her zevke hitap eden bir şehirdir.

 

 

     Güneyin en cazip ve ilginç bölgesi, Brezilya, Arjantin ve Paraguayın sınırlarının birleştiği Foz do Iguaçu adlı yerdir. Kuzey Amerika’daki ünlü kardeşi Niagara Şelalelerinden 5 kat daha geniş bir alana yayılmış Foz Şelalerinde ziyaretçiler 100 metreden daha yüksek 275 adet çağlayanın muhteşem gösterisini izleyebilirler. İnsanoğlunun doğaya karşı nasıl meydan okuduğunu görmek isteyenler de şelalenin yakınındaki Itaipu Barajını ziyaret ederek dünyanın en büyük hidroelektrik santralını gezebilirler.


 
  Bugün 7 ziyaretçi (11 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol